Sosyal dayanışma üzerine faaliyetlerde bulunan, dünyanın en zengin ve en yardımsever dilencisi olarak bilinen Abdul Sattar Edhi aynı zamanda Edhi Vakfı‘nın da kurucusudur. Abdul Sattar Edhi‘nin örnek alınacak hayatı ve yaptıklarını Ovvah.com olarak sizler için derledik. Yazımızda yaptıklarının örnek alınması gerektiğini düşündüğümüzden “dilenci” kelimesini kullanmayı pek uygun görmedik. Yazımızın sonunda da bize hak vereceğinizden eminiz.
Çocukluk ve Erken Yaşam
Abdul Sattar Edhi, 1 Ocak 1928’de Hindistan’da doğdu. Yoksul bir ailenin çocuğuydu fakat insani değerleri yüksek bir birey olarak yetiştiriliyordu. Ancak daha 11 yaşındayken annesi felç geçirdi. Bu olaydan sonra zamanının önemli bir bölümünü annesine bakmaya adadı. Bu deneyim, hastalıklara meydan okuyan insanlar için duyarlılık ve empati kurma özelliğini geliştirdi. Annesi, o daha 19 yaşındayken öldü. 1947’de Hindistan’ın bölünmesiyle birlikte, Edhi Pakistan’a göç etti. Milyonlarca insanın öldürüldüğü, şiddet ve yıkımla dolu korkunç zamanlardı. Edhi hayatta kalmayı başarırken, Pakistan’ın Karaçi kentinde hayatını yeniden inşa etmek için kollarını sıvadı. O zamanlar 20 yaşlarında, genç adam parasız ve fakirdi. Kişisel sorunları, dini bir topluluk olan Memons tarafından yönetilen bir yardım kuruluşuna katılmasını engellemedi. Ancak, yardım kuruluşunun sadece Memon topluluğundan olanlara hizmet sunuyordu. Büyük bir hayal kırıklığına uğramıştı.
20’li Yaşlardan Sonra Abdul Sattar Edhi
Başlangıçta bir toptan satış mağazasında iş buldu. Boş zamanlarını sokakta dilenerek ve bağış toplayarak geçiriyordu. Bu süre zarfında hastalara ve muhtaçlara hizmet etmek konusunda çok ciddileşti ve gece geç saatlerde gelenlere bile bakım sağlayan küçük bir tıp merkezi kurdu. Ama bu ona yetmedi, çalışmaya ve bağış toplamaya devam etti. 1951 yılında, evsizlere, yoksul kadınlara ve doğumlara yönelik 24 saat acil tıbbi yardım sağlamak için Karaçi’de Edhi Vakfı’nı kurdu.
Asya gribi salgını 1957’de patlak verdi. Çok az doktor olması yüzünden salgın hızlı bir şekilde Karaçi’de de büyüdü. Artan sayıda hastayı tedavi etmek için sokaklarda bağışlar için yalvardı ve para topladı. Hatta tıp okullarına ve öğrencilerine gönüllü hizmet etmeleri için başvurdu. Sonunda zengin bir iş adamı tarafından cömert bir bağış aldı ve ilk ambulansını satın aldı. Sonraki yıllarda özverili hizmeti kamuoyunun dikkatini çekti ve yakında bağışlar akmaya başladı. Sadece Karaçi’de değil, Pakistan’ın diğer şehirlerinde de birkaç hastane, yetimhane, kadın sığınma evi ve rehabilitasyon merkezi kurmasını sağladı. Ama o yine de bağış toplamaya devam etti.
Büyük işler
Abdul Sattar Edhi, bugün dünyanın en büyük ambulans hizmetini (1.500 ambulans) işleten ve 24 saat acil servis sunan Edhi Vakfı’nı kurdu. Aynı zamanda bu vakıf; hayırsever hastaneler, yetimhaneler, evsiz sığınma evleri, kadın sığınma evleri ve uyuşturucu bağımlıları ve akıl hastası kişiler için rehabilitasyon merkezleri işletmektedir.
Kişisel Yaşam ve Miras
Abdul Sattar Edhi, 1965 yılında Bilquis ile evlendi. Karısı Edhi dispanserinde çalışan ve kocasının insani inançlarını paylaşan bir hemşireydi. Hayatta olduğu sürece onunla birlikte çalıştı daha sonra ve terk edilmiş bebeklerin evlat edinilmesini organize eden ücretsiz bir doğum evi işletiyor. Milyonlarca dolar para toplamasına rağmen Edhi, neredeyse tüm parasını yardımlara harcamış kendisi ise sade bir hayat sürmüş ve her türlü tanıtımdan kaçmıştır. Çok sayıda uluslararası ödül sahibi olmasına rağmen, dikkatlerden uzak kalarak insanlara yardım etmeye devam etti.
2013 yılında böbrek yetmezliği çekmeye başladı ve 3 yıl bu hastalıkla yaşadı. Organlarını bağışlamak istedi, ancak hastalığı nedeniyle sadece kornealarını uygundu. 8 Temmuz 2016’da 88 yaşında hayata veda etti…